29 Nisan 2009 Çarşamba

Gülümser Çocuklugum...

Merhaba!
Ben geldiiim :)
5 günlük İzmir-Bursa tatili (kardeşimin yemin töreni) dolayısıyla bloğuma pek uğrayamadım.. Evet kardeşimin, o küçücük paşamızın asker olduğunu görmek beni çok duygulandırdı.. Aklıma hep küçüklük hallerimiz, şakalaşmalarımız, yaramazlıklarımız, oyunlarımız geldi, duygulandım. Şimdi ise askerlik yaşına geldiğini, tığ gibi delikanlı olduğunu görünce yılların ne kadar çabuk geçtiğini daha iyi anlıyorum..
Sizlerle bir çocukluk şiiri paylaşıcam, keyifli okumalar dilerim :)
Gülümser çocuklugum...
Yikanan kizlarla sikir sikir;
Tatli sularda sazlarin ötesinden...
Sarisin ve bin bir gamze içinden,
Gülümser çocuklugum.
Demlenir çocuklugum;
Kara kömür sobalarin bögründe...
Buz ve bugu tutmus ince camlarin,
Üzerine hayatin ilk imzasi atilmis,
Arap kizlarinin camdan baktigi,
Yazilardan göz yasinin aktigi,
Küçük sicak odalarin dibinde,
Kara kömür sobalarin bögründe,
Demlenir çocuklugum...
Ürperir çocuklugum;
Tas atan sapanlardan,
Kamçili yaylilardan,
Kopkoyu kapkara uçurumlardan;
Haykirir gelecek çaglara dogru...
Iri yanaklarina gölgeler düser,
Ürperir çocuklugum...
Yorulur çocuklugum;
Bahçeler boyunca pedal çevirir,
Dag kokusu yüklü sulara atlar,
Kana kana içer, baliklarla yüzer.
Çaglayanlar ile kahkaha atar!
Küçük kizlara siirler derer!
Kan portakali: dogar ve batar!
Yorulur çocuklugum...
Uyuklar çocuklugum...
Yorgunlukla duasini unutmaz:
'Bismillahi birsin! ve daima nursun!
Bin bir atli kapimda dursun!
Düsmanlarim öte gitsin
Meleklerim beri gelsin! '
Bin bir atliyi görür, güvenir,
Uyuklar çocuklugum.
Hislenir çocuklugum!
Uzaklarda kalmis köylere dogru,
Derinden derine gögüs geçirir;
Tanik bulundugu asklari anar,
Daglar koyagindaki kudurmus yesilleri...
Çürümüs bir saman kokusu gelir,
Civil civil dere yataklarindan...
Kekik ve sevdayi tasiyan rüzgar,
Beni nerde olsa, bulur mu bulur!
Ala geyik gibi süzülür zaman,
Seyrek meselerin araligindan...
Hislenir çocuklugum.
Üzülür çocuklugum....
Sögütlerin akan suya degdigi,
Günesin hep tarlalardan dogdugu,
O beldede, çocukluguna dalar,
Yagmur bosanir hatiralara,
Ugradigi haksizliklari anar...
Bosa geçen zamanlarina yanar,
Üzülür çocuklugum...
Bölünür çocuklugum!
Sokaklara, uzak, yakin illere...
Bilgisiz, kitapsiz, sevgisiz küçüklere...
Çocuklugum bütün çocuklar olur!
Dermansiz körpeler sararir issizlikta,
Mezarliklar çocuk dolar.
Gönlümde kahkaha ve feryat donar!
Bölünür çocuklugum...

Orhan Seyfi Sirin

Hiç yorum yok:

Blog Widget by LinkWithin